Kenetlenme Boyu Ne Demek?
Kayseri’nin Soğuk Gecesinde Bir Anı
Kayseri’nin kış geceleri, ne kadar soğuk olsa da içinde bir sıcaklık barındırır. O gece de öyleydi. Havanın donuk, kararmış rengiyle her şey durgundu. Ama içimde, kaybolmuş bir şeyin yankısı vardı. O an, kışın sessizliğini ve bu sessizlikte kaybolan sesleri anlamaya çalışırken, hayatımda aldığım bir kararın etkisiyle farklı bir şekilde düşündüm: Kenetlenme boyu ne demek? O an, kelimenin anlamı kafamda bir şimşek gibi çaktı.
Geriye doğru düşündüm, bu terimi ilk defa, hayatımda ne kadar zor zamanlar geçirdiğimi hissettiğimde duymuştum. Kayseri’deki eski taş sokaklardan birinde yürürken, o anki duygularım ne kadar da karmaşıktı. Kaybettiğim birini düşündüm. Hayatta bazen kaybolmuş bir parçayı bulma isteği ile, o parçayı tekrar bulmanın ne kadar önemli olduğunu fark ettim. Bu, birine kenetlenmek demekti. Yani, bir bağ kurmak, bir yere, bir insana ya da bir duyguya sıkı sıkıya tutunmak… Belki de gerçekten “kenetlenme boyu” dediğimiz şey buydu.
İçsel Bir Bağ Kurma Çabası
Birkaç hafta önce, yaşadığım bazı şeyler beni derinden sarsmıştı. Birçok kez yalnızlık hissettiğim, hayal kırıklığına uğradığım anlar olmuştu. Ama o anı hatırladığımda, “kenetlenme boyu”nun ne demek olduğunu daha iyi anlamıştım. Kayseri’nin sert soğuklarına rağmen, içimdeki sıcağı bulmak istiyordum.
Bir gün, eski defterimi karıştırırken bir not buldum. O not, en zor zamanımda bir arkadaşımın bana yazdığı kısa bir cümleyi içeriyordu: “Seninle bu kadar kenetlendik ki, senin acın benim acım gibi.” O an, kendimi hem sevindim hem de biraz korktum. Bu kenetlenme ne kadar güçlüydü, ama aynı zamanda ne kadar kırılgan?
İçimde, kelimelerin anlamları dönüp duruyordu. “Kenetlenme boyu” derken aslında ne kastediliyordu? Birine olan bağımlılığı mı, yoksa sadece duygu ve düşüncelerin bir araya geldiği o anı mı?
Bir İlişki ve Kenetlenme
O an, aklıma eski bir ilişkimiz geldi. Belki de kaybolan ilişkiler de bir kenetlenme boyunu aşmamıza sebep olmuştu. Her şey bir zamanlar çok güzeldi. Birbirimize yakın, bağlıydık. Ama bir noktada, tam da her şeyin güzel olduğu dönemde, bir şeyler kopmaya başlamıştı. O boşluk büyüdü ve sonunda ilişkimiz bitti. O anki hayal kırıklığımı hala hatırlıyorum. Birinin hayatınızda olması, bir noktada her şeyin yolunda gitmesini sağlıyordu. Ama sonunda, birini kaybetmek, aynı zamanda onu bir yerlerde bırakmak gibi hissediyordum. O an, gerçekten ne kadar kenetlendiysek, o kadar büyük bir boşluk oluştu.
O ilişkinin ardından kendime şu soruyu sordum: Kenetlenme boyu ne kadar uzar, ne kadar güçlü olur? Bir yere kadar bir bağ kurabiliyorsunuz. Ama sonra, her şey bittiğinde, kenetlenmek dediğimiz şey gerçekten de bizi ne kadar birbirimize bağladı, yoksa sadece geçici bir güven miydi?
Hayatın Kenetlenme Boyu
Sonra düşündüm, belki de hayatta asıl önemli olan şey, ne kadar kenetleneceğimiz değil, o kenetlendiklerimizi ne kadar özgür bırakabileceğimizdir. O zaman fark ettim ki, kenetlenme boyu aslında her şeyin özüdür. Hayatın bize sunduğu her şeyle, insanlarla, duygularla o kadar sıkı bir bağ kuruyoruz ki, bazen o bağ bizi yavaşça boğuyor. Ama bu, birini sevmek ve bağlı olmakla alakalı değil. Bu, insanın kendisini ve başkalarını anlama çabasıyla ilgilidir.
O gece, Kayseri’nin soğuk havasında derin bir nefes alırken, kenetlenme boyunun anlamının, her anı yaşama biçimimizle ilgili olduğunu fark ettim. Belki de önemli olan şey, ne kadar kenetlendiğimiz değil, kenetlendiklerimizi ne kadar özgür bıraktığımız ve o bağla birlikte ne kadar büyüdüğümüzdür.
Sonuç: Kenetlenme Boyu Bir Yaşam Dersidir
Kenetlenme boyu ne demek? Bu soru bana her zaman farklı bir anlam taşıdı. İlişkilerde, hayatta, duygularda ve her şeyde ne kadar sıkı tutunduğumuz ve ne kadar bağlandığımız aslında bizim bu dünyada nasıl bir yaşam sürdüğümüzü belirliyor. Kenetlendiklerimizle birlikte büyürken, aynı zamanda o bağları özgür bırakabilmeyi de öğrenmemiz gerekiyor.
Kayseri’nin kış gecesi bir şekilde bana şunu hatırlatıyor: Kenetlenme boyu, sadece bir insanla ya da bir durumla ilgili değil. O, bir yaşam biçimi, bir bağ kurma şekli ve bu dünyadaki varlık amacımızla ilgili.